OSMANCIK GÜNDEM
İnteraktif Haber


Duyurular
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.222232.3513
Euro35.110935.2516
Hava Durumu
Takvim
Saat
Mahir ODABAŞI
SİVİL SAVUNMA
24 KİŞİLİK ARACA 47 KİŞİ BİNERSE
03/11/2014
Acılar peş peşe gelmeye başlayınca ‘’Allah sonumuzu hayreylesin’’ dilekleri çoğalır.
Daha  Soma’daki 301 madencinin toprağı kurumadan, Ermenek’te 18 kişi aynı kaderi paylaştı. Bir haftadır tüm imkânlar seferber edilmesine rağmen henüz işçilere ulaşılamadı. Türkiye tam bu kazaya odaklanmışken, 31 Ekim günü Konya – Akşehir’den elma toplamak için mevsimlik işçi olarak Isparta – Yalvaç’a doğru giderken meydana gelen ve çoğu kadın 17 kişinin ölüyle sonuçlanan trafik kazasıyla sarsıldı. 
 
Kazadan çok kaza sonrası ortaya çıkan karmaşık bilgiler kamuoyunun meşgul etmeye başladı. Zira 24 
 
kişilik 1999 model midibüse tamı tamına 47 işçi odun istifi gibi doldurulmuş ve normal ağırlıktan 1200 kg 
 
daha fazla yük binmişti. ‘’İnsanlar kendi çılgın ihtiraslarının neticesini kadere yüklerler’’ (Walter 
 
Scort) misali, sonuç ta araç freninin boşalması neticesinde uçuruma yuvarlandı. Ortalık savaş alanına 
 
döndü. Onlarca garibanın ocağına ateş düştü. Analar – babalar, çocuklar ve duyarlı insanlar gözyaşına 
 
boğuldu. Herkes kendine göre yorum daha doğrusu dedi-kodu yaptı.
 
Basındaki bilgi kirliğine bakılırsa daha önceden de aynı araca 60-70 kişinin bindirildiği, hatta bu 
 
kaza öncesi aracın fren tertibatının arızalı olduğu ve şoförün kendi imkânlarıyla tamir etmeye çalıştığı 
 
yazıldı. Şunu da unutmamak gerekir ki, bizim vatandaş kaza öncesinde tedbir bazında ağzını açmaz ama 
 
sonrasında mikrofonu gördüğünde ahkâm keser. Genel manada düşündüğümüzde bu tür kazalarda 
 
hepimizin sorumluluğu var. ‘’Allah’a güven ama barutunu da kuru tutmaya çalış’’(Oliver Cromwell) 
 
veya ‘’en iyi dua tedbirdir’’ sırrınca maalesef tedbirden bi-
h aberiz.
 
 
 
Geçmiş yıllarda bir bayram günü ilçeye giderken18 kişilik 
 
minibüse 28 kişi bindi. Ben itiraz edince, koca araçtan bir 
 
kişi ‘’Adam haklı’’ deyip destek olamadı. ‘’Bayram günlerinde 
 
o kadar olur’’ diye mırıldandılar. Pardon homurdandılar. Bu 
 
güç karşısında şoförün beni arabadan atmadığına sevindim. 
 
Şükür sadece ‘’İşine gelmiyorsa in kardeşim...’’ deyiverdi.
 
 ’Kendi geleceğimizi kendimiz hazırlar, sonra da kader deriz’’ (Benjamin Disraeli) sırrınca yorumu 
 
sizlere bırakıyorum...
 
Basından gözlemlediğim kadarıyla bu kazada ki yolcularda fakir fukara, garip guraba ve bilinçsiz. 
 
Daha doğrusu pek itiraz etme hakları yok. Çünkü alacakları cevap % 90 ‘’işine gelmezse in, yerine 
 
binecekler var’’ türü olacaktır.
 
ÖZETİN ÖZETİ: Hafızamı yokladığımda görüyorum ki bu tür kazalar ilk değil. Ümit etsem de 
 
maalesef son olmayacaktır. Bu yazıyı kaleme alırken İstanbul’da 20-30 yabancı uyruklu vatandaşın denizde 
 
kaybolduğu haberleri ekranlardan durmadan geçiyor. Vesselam, ‘’kader mi desem, yoksa kaza mı desem?’’ 
 
bilemiyorum... Doğrusu sizlerin yorumunu da merak ediyorum. Kazasız günler dileklerimle...
 
*
 
KADER Mİ DESEM, YOKSA KAZA MI?
 
25 kişilik araca 50 kişi birden binerse
 
Memlekette, fakirin tekeri böyle dönerse
 
Sonra yük ağır gelip fren de toptan giderse
 
Acı sonuca kader mi desem, yoksa kaza mı?
 
İşçiler ötelenip, karga tulumba taşınırsa
 
Güvenlik hiçe sayılıp, ucuz kara kaçılırsa
 
Rutin kontrol noktaları da bir şekilde aşılırsa
 
Acı sonuca kader mi desem, yoksa kaza mı?
 
Kimi hayatının baharında, kimi de yaşlıysa
 
Geride kalan çoluk çocuğun gözleri yaşlıysa
 
Çileleri üç kuruşluk yevmiyenin karşılığıysa
 
Acı sonuca kader mi desem, yoksa kaza mı?
 
Biliyoruz bu ilk değil ama son da olmayacaksa
 
Biraz gündemde kalıp, zamanla unutulacaksa
 
Yine ocaklar sönüp, yine analar ağlayacaksa
 
Acı sonuca kader mi desem, yoksa kaza mı?
 
Mevsimlik işçiler, güvenlikten yoksun olacaksa
 
Az öne çıkıp hak arayınca, çavuş işten kovacaksa
 
Alın terleri de gereken karşılığını bulamayacaksa
 
Acı sonuca kader mi desem, yoksa kaza mı?
 
Erkenden Konya – Akşehir’den çıktılar yola
 
Isparta – Yalvaç’ta biraz vereceklerdi mola
 
Lakin cehalet ağır geldi, yuvarlandı araba
 
Acı sonuca kader mi desem, yoksa kaza mı?
 
ODABAŞI acıyı, sızıyı yüreğinde duymayacaksa
 
Vurdumduymazlığa kalemiyle bir set olmayacaksa
 
Pisipisine giden canları gündemine koymayacaksa
 
Acı sonuca kader mi desem, yoksa kaza mı?
 
 (mahir odabaşı- 1.11.2014)


1660 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

OSMANCIK KAYMAKAMI AYHAN AKPAY - 13/01/2024
Bazı insanlar vardır, bir merhaba dediğinizde, bir selam verdiğinizde tabiri halkla kanınız kaynar.
BAYRAMDA EVLATLA HASBİHAL - 23/04/2023
Evlat!
19 PLAKAYA 19 TAVSİYE-7 - 14/04/2023
Yangın söndürme cihazı:
19 PLAKAYA 19 TAVSİYE-3 - 11/04/2023
Aracınıza benzin, gaz alırken kontağı kapatınız.
19 PLAKAYA 19 TAVSİYE-2 - 07/04/2023
İnsanlara karşı daima saygılı olunuz.
MAHİRANE SÖYLEMLER - 06/04/2023
Evlat!
DEPREM OLURKEN UYUMAYA DEVAM EDEBİLMEK İÇİN - 06/04/2023
Yıllar önce bir çiftçi, fırtınası bol olan bir tepede bir çiftlik satın almıştı.
NEME LAZIM MI? - 30/03/2023
Efendim bir rivayettir ki, Kanuni Sultan Süleyman ülkenin durumunun çok iyi olduğu, hazinenin altınla dolu olduğu, insanların refah ve mutluluk içinde yaşadığı bir zamanda, bilgisine itibar ettiği, değer verdiği, tavsiyelerine uyduğu bir zata uzun bi
EMEKLİ OLMAK ZORMUDUR? - 27/03/2023
Emekli: Eski çalıştıklarına mukabil, çalışmadan ücret alma hakkına sahip olan kişilere verilen isimdir.
 Devamı