OSMANCIK GÜNDEM
İnteraktif Haber


Duyurular
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.222232.3513
Euro35.110935.2516
Hava Durumu
Takvim
Saat
Tülay HERGÜNLÜ
PRİZMA
EYLÜL' DE GELDİLER...
16/09/2013

Alpay’ın “Eylül’de Gel!” şarkısını çok severim. Bizim öğrencilik yıllarımızın ve de gençlik aşklarımızın şarkısıdır; Eylül’de Gel!

Tatil geldiği zaman, ağlarım ben inan/ Gidiyorsun işte, arkana bakmadan/Nasıl geçer bu yaz, ne olur bana yaz.

Okulun son gününde bizler için kavuşma zamanını belirleyen bir parola olmuştu, şarkının adı… Kızlar, erkekler, sevgililerine fısıldardı;

 “Eylül’de buluşuruz!”

Bütünlemeye kaldığı için Eylül’de sınava girecek arkadaşlara söylenirdi biraz hınzırca;

“Eylül’de Gel!”

Son gün, herkes birbiriyle vedalaşırdı. Bir taraftan tatil neşesi, diğer taraftan, sevda hasreti kokardı şarkının sözleri. Sabırsızlıkla beklenen Eylül ayı bir türlü gelmek bilmezdi. O kısacık okul tatili nasılda uzardı, hiç bitmeyecekmiş gibi…

Okul kimin umurunda! Esas olan o saf ve temiz aşkların buluşmasıydı, okul yolunda…

Eylül’de gel Eylül’de okul yoluna/Konuşmadan yürüyelim gireyim koluna/ Görenler dönmüş hem de mutlu diyecekler/Ağaçlar sevinçten başımıza konfeti gibi yaprak dökecekler…

Bizim gençliğimizin o saf ve tertemiz aşklarının, hasretlerinin şarkısı, günümüz gençliğinin; “Adalet, barış ve özgürlük için Eylül’de gel!” sloganına dönüştü. Onlar sevdalarıyla, arkadaşlarıyla değil, hayatlarının baharında yitirdikleri arkadaşlarını; Mehmet’i, Abdullah’ı, Ethem’i, Medeni’yi, Ali İsmail’i, Ahmet’i, Serdar’ı anmak ve faillerinden hesap sormak için buluşma parolası olarak kullandılar;

Adalet, barış ve özgürlük için Eylül’de gel!”

Geldiler…15 Eylül’de Kadıköy’de buluştular. Onların bir tek istekleri vardı:

Özgürlük ve barış…

Hayatlarına karışılmasını istemiyorlardı. “Beni fark et, beni önemse, özgürlüğümü kısıtlama, demokratik haklarıma karışma, beni yüzde 50 olarak bölme, ölenleri sayı olarak değil, insan olarak hatırla, Suriye’ye değil bana ağla, polise beni düşman gibi gösterme,  ben de bu ülkenin evladıyım, bana da sahip çık. Kini ve nefreti bir tarafa bırak. Kindar ve dindar gençlik değil, birbirini kucaklayan bir gençlik için çalış… Sevgilimin elini tutmama, kucağına başımı koymama karışma… Sevginin ve sevdanın karşısında tevazu kanatlarını indir. Bana saygı göster…

Çok şey mi istiyorlar?

Ancak ne yazık ki günümüzün Türk gençliği, Eylül’de okul yolunda değil, meydanlarda buluşuyorlar.  Başlarına konfeti yaprakları değil, biber gazı kapsülleri dökülüyor…

Hoş, bizim zamanımızdan bugüne çok da bir şey değişmiş değil. O günlerde her köşe başında Panzer’ler dururdu, bugün TOMA’lar… Polis deseniz, tüm o çağdaş görüntüsüne karşın, hiç değişmedi.

Bu ülkenin gençliği çok acıdır ki, her dönem de bedel ödemek zorunda kalıyor.

Diren gençlik, Eylül’ler bitmez!

Tülay Hergünlü

Çanakkale/Geyikli- 16 Eylül 2013

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 



3007 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Kadınlar günü, kadın hakları filan… - 16/03/2022
Kadın… Nedir kadın?
Haçlı Batı’nın ikiyüzlü siyaseti - 05/03/2022
Tarih boyunca Türk ve Müslümanlara yapılan katliamlara dünya her zaman seyirci kalmıştır.
Boğazlardaki Atatürk kilidi; Montrö Antlaşması - 28/02/2022
Atatürk’ün hemen ardından gelen iktidarlar, onun güvenli dış politika kurallarını sürdüremedi.
İyi polis, kötü polis - 13/02/2022
Hani dizi ya da filmlerde izleriz ya; polisler bir suçluyu sorgu odasına alırlar. İki polis içeriye girer.
“Yapacak bir şey yok!” - 09/02/2022
Günlerdir haber kanallarında vatandaşa elektrik ve doğalgaz faturalarının yüksekliği konusunda ne düşündükleri soruluyor.
Fatma Girik - 29/01/2022
Türk Sineması, tüm emekçileriyle birlikte kendine özgü sıcaklığı ve samimiyeti olan oyuncularıyla var olmuştur.
Ay çekirdeği - 26/01/2022
Kuruyemiş dükkânında bir diyalog:
Önce can, sonra canan - 21/01/2022
Geçtiğimiz günlerde telefonuma bir mesaj düştü.
Kayıt dışı çalışma hayatı - 17/01/2022
2022 yılında uygulanacak olan net asgari ücret 4.253,40 TL. olarak belirlendi.
 Devamı