OSMANCIK GÜNDEM
İnteraktif Haber


Duyurular
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.222232.3513
Euro35.110935.2516
Hava Durumu
Takvim
Saat
Mustafa YOLCU
YAZI
RUSLARIN SİNOP’U BOMBALAMASI
03/05/2016
 
Tarihimizi unutmamak, yaşananlardan ders almak gerekir. Ruslar dün Sinop’u,
Trabzon’u bombaladılar, şimdi ise burnumuzun dibinde, Suriye sınırımızı bombalıyor,bize gözdağı veriyorlar.
 
Sinop’ta donanmamız, Rus gemilerine göre yetersiz durumda, aradan geçen 160 sene sonra silah kapasitesi açısından, biz Ruslara göre geri durumundayız. Onlardan silah almak için anlaşma yapmışız. Son gerilimde, Ruslar aramızdaki silah satış anlaşmasını iptal ettiler.
 
Çok yakın tarihte Almanya’dan, zırhlı personel taşıyıcı almayı talep ediyoruz, ülkemize diyorlar ki­ “ Siz bu personel taşıyıcıları PKK’ya karşı kullanacaksınız, bu sebeple veremeyiz.” Amerika’dan akıllı bomba almayı talep ediyoruz, Amerika Senato’ dan onay alarak ancak 2017 yılında verebileceklerini söylüyorlar.
 
Demek ki 160 yıldır boşa vakit geçirmişiz. İç tehdit senaryosu ile uğraşırken, asıl hedefi göz ardı etmişiz.
 
Bakım onarım için İsrail’e gönderdiğimiz tankların bakım onarımı yapılmamış,
 
ödediğimiz paraları ve tankları geri alamıyoruz.
 
Füze ve uçaklara karşı caydırıcı hava savunma sistemimiz mevcut değil. Başka
 
ülkelere el açıp, oralardan almaya çalışıyoruz. Burnumuzun dibinde Suriye’nin bizden
 
daha mükemmel hava savunma sistemi mevcut.
 
Sizlere 1853 yılında Rusya’nın, Sinop baskını olayını aktarmaya çalışacağım.
 
Sinop Baskını
 
Ruslar Osmanlı Donanmasının, hafif tonajlı gemilerinin Karadeniz’e gönderildiğini
 
biliyorlardı. Bu amaçla Rus Karadeniz Filosu Komutanı Amiral Pavel Stepanoviç
 
Nahimov, fırtınaya rağmen Sivastopol’e dönmeyerek, Karadeniz’de devriye gezisine
 
devam etti. Sonunda Türk filosunun Sinop civarında olduğunu öğrenerek, 19.Kasım
 
günü Sinop istikametine harekete geçti. Ancak fırtınadan çok zarar gören üç gemiyi,
 
tamirat için Sivastopol’e gönderdi. Geri kalan gemileri ile Sinop yakınlarına gelerek,
 
24.Kasım günü Türk Filosunun Sinop Limanında yatmakta olduğunu keşfetti.
 
Sinop’a yaklaşarak keşif yapıp, Osmanlı Donanmasının kıyı boyunca yarım daire
 
şeklinde ve bir hat üzerinde demirli olduğunu tespit etti. Bu arada Sinop’u abluka
 
altında tutan Nahimov’a, Mençikov tarafından gönderilen gemiler, 28.Kasım’da
 
Sinop’a gelerek Rus filosuna katıldılar. Ayrıca 104 topu olan gözetlemede kullanılacak
 
olan iki fırkateyn vardı. Rus donanmasında 68 funtluk (İngilizce ağırlık birimi olan
 
pound demek olup 454 gram karşılığıdır) 38, 28 funtluk 206, 24 funtluk 70, 18
 
funtluk 23 adet top bulunmaktaydı. Bu toplar obüs topları olup, ağaçtan yapılmış
 
gemileri kolayca yakabiliyordu.
 
Limandaki Osmanlı donanması firkateyn ve korvet tipi hafif tekneler olup, sahil
 
şeridinde bulunana 5 batarya tarafından korunmakta idi. Rusların 24,28 ve 68
 
funtluk toplarına karşılık, Türk donanmasındaki topların en büyüğü 24 funtu
 
geçmiyordu. .
 
Filo Komutanı Patrona Osman Paşa ve yardımcısı Riyale (Tümamiral) Hüseyin Paşa
 
İstanbul’a yazdıkları 25.Kasım tarihli yazıyla, 10 mil kadar mesafede birkaç Rus
 
gemisinin görüldüğünü belirterek, yakın olan Sivastopol’den kolayca yardım alarak
 
üzerlerine saldırma tehlikesine dikkat çekilerek bu durumda nasıl hareket edeceklerini
 
sordular.
 
İstanbul’dan verilen cevapta derhal yardım gönderileceği belirtilerek dikkatli olmaları
 
istendi. Ancak yardım yola çıkmadan baskın olduğu için yola çıkmasına gerek
 
kalmadı.
 
Osman Paşanın filo ile limandan çıkarak, Karadeniz’de karşılaşacağı düşmanla
 
savaşarak İstanbul’a doğru yol almak hususunda bir faaliyeti olmadı.
 
Sabah saat dokuzdan sonra savaş hazırlığı yapılmasını isteyen Amiral Nahimov, saat
 
on buçuk civarında Sinop Limanı istikametinde gidilmesini emretti. Rus filosu gemileri
 
Türk gemilerinin karşısında demirleyecek şekilde sıraya girdi.
 
Amiral Nakhimov’un forsunu taşıyan İmparatoriçe Maria Kalyonu, Filo Komutanı
 
Osman Paşa ve Yardımcısı Hüseyin Paşanın Avnillah ve Nizamiye Firkateynlerine
 
yaklaşık 800­900 metre uzaklıkta demirledi. Gafletten yeni uyanan Osman Paşa,
 
komutanlarına savaşmak için hazır olmalarını emretti. LİMANDA YATAN BİR
 
FİLONUN YAKINDA DÜŞMAN OLSUN VEYA OLMASIN, GECE GÜNDÜZ
 
NÖBETÇİ GEMİLER ÇIKARTILARAK ETRAFIN GÖZETİLMESİ KURALI İHMAL
 
EDİLMİŞTİ.
 
Rus Amiralinin teslim olma teklifini kabul etmeyen Osman Paşa “Ateş” emrini verdi.
 
Türk Filosunun Komutan Yardımcısı Hüseyin Paşa’nın Gemisi olan Nizamiye
 
Firkateyninin iki top ateşi ile, top düellosu başladı. Mesafe yakın olduğu için hedefler
 
sapmıyor, ama Türk gülleleri hedefi deliyor, göçertiyor ya da direkleri kırıyorken, Rus
 
gülleleri ise hedeflerde yangın çıkarıyordu. Sahildeki tabyalar Rus Kalyonlarına
 
gülle yağdırıyorsa da, menzilleri kısa olduğundan fazla etkili olamıyordu.
 
İlk olarak Avnillah Firkateyni saf dışı kaldı. İkinci olarak saf dışı kalan Fazlullah
 
Firkateyni aslında Rafael isimli bir Rus Gemisi olup, 1829’da Türklere esir düşerek
 
Fazlullah adını almıştı. Çar I. Nikola “Geri dönerse bir daha Rus Bayrağı taşımaya
 
layık değildir. Yakılmalı” dediği bu geminin subaylarının, esaretten döndükten sonra
 
rütbelerini sökmüş, “Şerefsiz evlatlar yetiştirmesin “ diyerek gemi komutanının
 
evlenmesini yasaklamıştı. Daha sonra Gül­i Sefid Korveti bertaraf oldu. Navek­i
 
Bahrinin Komutanı Binbaşı Ali Bey, esir düşmemek için, kalan personelin gemiyi terk
 
etmesini sağlayıp, cephaneliği ateşleyerek şehit düştü. Bundan tam 97 sene sonra
 
Kore Savaşı’nda etrafı sarılan Üsteğmen Mehmet Gönenç, telsizle bulundukları yerin
 
koordinatlarını vererek, düşman kurşunlarıyla değil, kendi toplarımızın ateşiyle şehit
 
olmak istediklerini vasiyet olarak iletmiş ve karargâh subaylarımızın gözyaşları içinde
 
vasiyeti yerine getirilmişti. 1827’deki Navarin Baskınından kurtulan ve yardım için
 
Mısır’dan gelen Dimyat Firkateyni bu defa tamamen yok oldu. Bu gemiden kurtulan
 
300’e yakın kişinin 186’sı İnebolu’dan bir Avusturya gemisiyle İstanbul’a döndüler.
 
Kalan gemiler de kıyıya vurdu.
 
Saat 12.30 sıralarında başlayan bu baskın savaşında bir saat içinde, Osmanlı
 
Filosunun tamamına yakını tahrip edilerek savaş dışı bırakıldı.
 
Saat öğleden sonra iki buçuğu gösterirken, Rus filosu karşısında su üzerinde, Osmanlı
 
filosundan sadece iki gemi kalmıştı. Bunlardan Nesim­i Zafer Firkateynini Ruslar zafer
 
hatırası olarak götürmek istedilerse de, fazla harap olduğundan diğeri ile beraber
 
denizin dibine indirdiler. Böylece Filodaki 11 gemi tamamen imha edildi. Sahildeki
 
diğer bataryaların biri hariç tamamı tahrip edildi. Ruslar, batan ya da yanan
 
gemilerden denize dökülmüş, ölümle Pençeleşen yaralı Türk leventlerini öldürmek için
 
kancalar, balyozlar savurarak, uzaktakilere top ateşi açarak, adeta bir vahşet
 
sergilediler.
 
Ancak hırslarını alamayan Ruslar bu defa şehrin Müslüman mahallelerini
 
topa tuttular.
 
Rusların Türklere karşı bu hırsı hiçbir zaman bitmedi. Her zaman Türkü ortadan
 
kaldırmak hayali ile yanıp tutuştu. Akıllı insan aynı yerden iki kere sokulmaz. Tarihten
 
ders alıp, uyanık olmalıyız.
 
İSTİYORSAN SULHU SELAHI. HAZIR OL CENGE.
 
Mustafa Yolcu
 
Myolcu53@gmail.com


1646 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

BİR YAHUDİ TÜCCARI - 18/12/2023
Yakınım İstanbul Karaköy’de bulunan Yahudi tüccardan tezgâh satın alıp, Ankara ya dönmüş.
DEĞERLİ MİLLETVEKİLİMİZ HİDAYET VAHAPOĞLU - 11/04/2023
Bursadan ’dan MHP milletvekili olarak meclise giren, hemşerimiz hidayet Vahapoğlu, meclisin en devamlı üyesi ve kanun teklifi ile önerge veren milletvekili idi.
DEPREME KARŞI TEDBİRLER - 06/03/2023
Depreme karşı tedbirleri ikiye ayırıyoruz. 1- Devletin üzerine düşen tedbirler. 2- Vatandaşın üzerine düşen tedbirler.
DEPREMİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ - 25/02/2023
Güneydoğu Anadolu depremi. 10 İlimizin alanında meydana gelen depremle 16.2.2023 tarihi saat 21.00 itibarı ile 36000 ölü, 110000 yaralı var.
SEVDİĞİN ELDE EDEMİYORSAN, ELDE ETTİĞİNİ SEV - 16/11/2022
Gün görmüş bir arkadaşımla sohbet ederken, yeni neslin ulaşılması zor talepleri için “SEVDİĞİNİ ELDE EDEMİYORSAN, ELDE ETTİĞİNİ SEV” tabirini kullandı.
BÜYÜK DEVLET NASIL OLUNUR? - 01/11/2022
1-Büyük devlet sözle olunmaz. Çok konuşarak hiç olunmaz. Dünya ölçeğinde yeni vizyon ve misyon üstlenmek gerekir.
İSKİLİP TE BİR KÖŞE BAŞI DÜKKÂNI - 13/10/2022
Resim ’de gördüğümüz yer, İskilip te Hamam önü caddesi ile Dikiciler caddesinin birleştiği köşe başıdır.
İSKİLİP’TE PAZAR (ÇARŞAMBA) GÜNÜ - 24/05/2022
Yıl 1968 Haziran ayıpazar günü idi.
TEFECİLİK - 07/05/2022
Tefecilik, kişilerden hukuki sınırı geçenmiktarda faiz alarak, borç para verme olayıdır.
 Devamı