OSMANCIK GÜNDEM
İnteraktif Haber


Duyurular
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.237032.3662
Euro34.794534.9339
Hava Durumu
Takvim
Saat
Tülay HERGÜNLÜ
PRİZMA
Çanakkale gerçeği
16/03/2019

“1915 yılına gelindiğinde Türk askeri pek çok cephede savaşmaktadır. Kafkas (Doğu)
cephesi, Filistin cephesi, Hicaz cephesi, Yemen cephesi ve Irak cephesi… Avrupa’da ise
Galiçya, Makedonya ve Romanya cephelerinde, Anadolu evladının kanı akmaya devam
etmektedir. Bir cephe daha vardır ki, hem önemlidir hem de özeldir; Çanakkale cephesi.
Önemlidir çünkü Emperyalist ülkelerin Türkiye üzerindeki planlarının ilk bozulduğu yerdir;
özeldir çünkü Mustafa Kemal’in, tarih sahnesinde adını duyurduğu ilk cephedir.
‘18 Mart’ta, Çanakkale Boğazı’nı geçmeye teşebbüs eden İngiliz donanması, ağır bir zayiat
vererek geri çekilir. Çanakkale’nin geçilemeyeceği anlaşılır. 25 Nisan’da ise İngilizler,
Seddülbahir ve Arıburnu bölgesinde çıkarma hareketine başlarlar. Mustafa Kemal, düşmanın
Kocabağ ile Kabatepe’yi ele geçirerek, Eceabat ve Kilitbahir yolunu açmak oradan da
İstanbul’a ulaşmak için Arıburnu’na asker çıkardığını anlamıştır. Haritada Kocadağ’ı
göstererek, “Bu kütle Gelibolu Yarımadası’nın kilididir. Burası ele geçerse savaş daha
başlamadan biter!” der ve tarihin akışını değiştirecek kararını verir. Arıburnu’na yetişecek,
düşmana taarruz edecektir. Suçlu görülebilir, mesleğinden uzaklaştırılabilir, hatta idam bile
edilebilirdi. Ama o aldırmaz; hareket eder ve 27. Alay’ın sağ yanının gerisine yetişir. Yalnız
27. Alay değil, yalnız Arıburnu değil, Boğaz; dolayısıyla da İstanbul kurtulmuştur. Alman
Komutan Limon Von Sanders, izinsiz hareket eden Mustafa Kemal’in ne korkunç bir felaketi
önlediğini, kendisini bir gün içinde, yenilen bir ordunun komutanı olmaktan kurtardığını
unutmayacaktır.’ 1
Düşman kuvvetleri, Mustafa Kemal komutasındaki 19. Tümen kuvvetlerinin taarruzu ile geri
çekilmeye mecbur edilir. Düşman çıkarması 26 ve 27 Nisan günleri de devam eder; ne var ki
Mustafa Kemal komutasındaki Türk askerinin destan yazan savunması karşısında başarısız
olurlar.
Düşmanın 6 Ağustos’ta takviyeli kuvvetlerle başlattığı taarruzlar ve Anafartalar bölgesine
asker çıkararak bu bölgeden ilerleme girişimleri de Mustafa Kemal’in o eşsiz askerî dehası ile
aldığı önlemler sayesinde gelişme imkânı bulamaz. 9 ve 10 Ağustos’ta, Anafartalar
bölgesinde ve Conkbayırı’nda İngilizlere taarruz edilerek düşmana ilerleme fırsatı verilmez ve
tekrar, çıkarma yaptığı kıyılara geri itilir. Nihayetinde ise İngilizler, 19/20 Aralık gecesi sessiz
sedasız Çanakkale’yi tahliye ederler.
Çanakkale geçilememiştir…
Çanakkale zaferleri sonrasında albaylığa terfi eden Mustafa Kemal, Anafartalar’da gösterdiği
üstün başarıdan dolayı General Liman Von Sanders’in emri ile “Anafartalar Grubu
Komutanlığı”na getirilir. “Harp Madalyası” Anafartalar Grubu Komutanlığı’ndaki benzersiz
başarıları nedeniyle “Muharebe Gümüş Liyakat Madalyası” ve “Muharebe Altın Liyakat
Madalyası” na layık görülür.
Çanakkale’de elde edilen kara ve deniz zaferleri ile büyük emperyalist plan sekteye uğramış;
Boğazlar, dolayısıyla da İstanbul ve Anadolu’nun kapıları emperyalist devletlere kapanmıştır.
Ne zamana kadar? Mondros Mütarekesi (Ateşkes Anlaşması)’ ne kadar…
1918 yılı Osmanlı İmparatorluğu’nun tam teslimiyet fermanı olan Mondros Mütarekesi’nin
imzalandığı uğursuz bir yıldır. Anlaşma, 30 Ekim 1918 tarihinde, İtilaf Devletleri adına
İngiliz Akdeniz Filosu komutanı Amiral Sir Somerset Arthur Gouch Calthorpe ile Osmanlı
Devleti adına Rauf, Reşat Hikmet ve Sadullah Beyler tarafından imzalanır. İmparatorluğun
başında, son padişah VI. Mehmet Vahdettin bulunmaktadır. İngilizler hiç vakit kaybetmeden,
1 Turgut Özakman, “Diriliş” Bilgi Yayınevi 2008 (S. 237-239-264)

Musul’u işgal ederler. (3 Kasım 1918) Ortadoğu petrollerinin ele geçirilmesi için ilk adım
atılmış, petrol zengini Musul ele geçirilmiştir.
Almanya I. Dünya Savaşı’ndan yenik çıktığı için Osmanlı Devleti de “yenilmiş!” sayılmıştır.
…Liman Von Sanders Paşa’nın; “Yenildik, bizim için her şey bitti!” sözüne karşılık, yetkiyi
teslim alan Mustafa Kemal Paşa; “Savaş müttefikler için bitmiş olabilir ama bizi ilgilendiren
savaş, kendi istiklalimizin savaşı, ancak şimdi başlıyor.” karşılığını verir. İşte bu sözler,
Adana’ da Kurtuluş Savaşı’nın ilk emri olarak kabul edilmiş ve tarihe geçmiştir. Mustafa
Kemal haklıdır; Türk kurtuluş savaşı yeni başlamaktadır.
Mondros Ateşkes Antlaşması’nın 7. ve 24. Maddeleri gereği Türk toprakları işgal edilir.
Türk’ü Çanakkale’de teslim alamayanlar, tek bir adamın, padişahın attığı imza ile
masa başında teslim alma başarısını gösterirler. Mütarekeye en sert tepki, o tarihte
Adana’da bulunan Mustafa Kemal’den gelir. Mustafa Kemal, bu hükümler aynen uygulandığı
takdirde vatanın işgal ve istila edileceğini bildirerek yetkilileri uyarır. İngilizlerin Musul’dan
sonra İskenderun’a da asker çıkaracağını öğrenince, İngiliz kuvvetlerine karşı mücadele
edeceğini bildirir. Bunun üzerine telaşlanan hükümet, Yıldırım Ordu grubunu lağvederek,
Mustafa Kemal’i İstanbul’a çağırır. Mondros Antlaşması gereği itilaf devletlerine ait büyük
bir filo İstanbul boğazına girerek şehri işgal eder. İngiliz donanmasına ait zırhlılar toplarını
Dolmabahçe Sarayı’na çevirirler. Bu duruma bizzat şahit olan Mustafa Kemal yaverine,
“Geldikleri gibi giderler!” diyecek ve haklı çıkacaktır.
… Sonuç olarak Lozan’da Türkiye’nin hemen tüm istekleri kabul edilerek anlaşma imzalanır.
Öncelikle İstanbul ve Çanakkale’nin boşaltılması konusu İstanbul’daki yüksek komiserliklere
bildirilir. İşgalcilerin en geç altı hafta içinde Türkiye’yi terk etmeleri gerekmektedir.” 2
Öyle de olur…
*
18 Mart 1915, tarihte bir dönüm noktasıdır. Çanakkale zaferleri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti
henüz kurulmadığı için, birileri tarafından Türk ordusunun değil, Osmanlı ordusunun
emperyalist ülkelere karşı kazandığı bir zafer olarak kabul edilmektedir. Hatta bazı kafalara
göre Osmanlı’nın son zaferidir. Çanakkale’den sonraki zaferler kabul edilmez. İstiklâl Savaşı
ise bunlara göre “yok” hükmündedir. Oysaki burada tarih sahnesine çıkan Osmanlı paşası, bir
Türk subayıdır ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuracak olan isimdir; Mustafa Kemal
Atatürk… Bunu kabul etmezler.
Tarihi saptırmak, tarihten Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını çıkartmak ya da
üstlerini örtmek isteyenlere inat, tarihi gerçekleri yazmaya devam edeceğiz; bıkmadan ve
usanmadan…
18 Mart 1915, Çanakkale Deniz Zaferimiz kutlu olsun!
Bize bu vatanı emanet eden, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile
şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.
Tülay Hergünlü
İstanbul, 16 Mart 2019

2 Tülay Hergünlü, “İngiliz Sicimi’nden Amerikan Bezi’ne”, Doğu Kitabevi 2017 (S. 14-15-16, 19-20-21)


845 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Kadınlar günü, kadın hakları filan… - 16/03/2022
Kadın… Nedir kadın?
Haçlı Batı’nın ikiyüzlü siyaseti - 05/03/2022
Tarih boyunca Türk ve Müslümanlara yapılan katliamlara dünya her zaman seyirci kalmıştır.
Boğazlardaki Atatürk kilidi; Montrö Antlaşması - 28/02/2022
Atatürk’ün hemen ardından gelen iktidarlar, onun güvenli dış politika kurallarını sürdüremedi.
İyi polis, kötü polis - 13/02/2022
Hani dizi ya da filmlerde izleriz ya; polisler bir suçluyu sorgu odasına alırlar. İki polis içeriye girer.
“Yapacak bir şey yok!” - 09/02/2022
Günlerdir haber kanallarında vatandaşa elektrik ve doğalgaz faturalarının yüksekliği konusunda ne düşündükleri soruluyor.
Fatma Girik - 29/01/2022
Türk Sineması, tüm emekçileriyle birlikte kendine özgü sıcaklığı ve samimiyeti olan oyuncularıyla var olmuştur.
Ay çekirdeği - 26/01/2022
Kuruyemiş dükkânında bir diyalog:
Önce can, sonra canan - 21/01/2022
Geçtiğimiz günlerde telefonuma bir mesaj düştü.
Kayıt dışı çalışma hayatı - 17/01/2022
2022 yılında uygulanacak olan net asgari ücret 4.253,40 TL. olarak belirlendi.
 Devamı