OSMANCIK GÜNDEM
İnteraktif Haber


Duyurular
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.237032.3662
Euro34.794534.9339
Hava Durumu
Takvim
Saat
Nihat KARALAR
VE DANANIN KUYRUĞUNUN KOPMASINA 41 GÜN KALDI!
28/04/2015
 
***
 
GÜNÜN SÖZÜ:
 
KULAKLARA KÜPE!
 
-Tarlan var mı içinde,
 
-Kayığın var mı kıçında
 
-İşin var mı başında OLMALISIN..
 
***
 
Ya bir yol bulun/
 
Ya da bir yol açın / 
 
Ya da yoldan çekilin.
 
***
 
25 Nisan 2015 Cumartesi günü’nden itibaren tam anlamıyla seçim sürecine girmiş bulunuyoruz. 
 
Bildiğiniz gibi şunun şurasında seçimlere 41 gün gibi kısa bir süre kaldı..
 
Anlayacağınız 41 gün sonra dananın kuyruğu kopacak..
 
Ülkemiz yeni bir sürece doğru yoluna devam edecek.
 
Bu yeni süreç nasıl işleyeceğini,  yaşanan devasa sorunlarımızın nasıl çözümleneceğini, 7 Haziran 
 
Genel Seçimleri’nde çıkacak sonuç belirleyecek.
 
Bu nedenle bugünkü yazımızda da; dilimizin döndüğünce bu süreci değerlendirmeye çalışacağız.
 
Aslında bu ülkede yazılacak o kadar çok konu var ki; hangisini yazacağınıza karar vermekte bile 
 
zorlanıyorsunuz.
 
Yani nereye el atsanız; karşınıza  “beni yaz” diyecek türden o kadar çok konu var ki; seçmekte bile 
 
zorlanıyorsunuz..
 
Örneğin; Çorum’un son günlerde gündeminde olan YENİ KENT MEYDANLARI ‘ndan tutun, 
 
şehir trafiğindeki yeni düzenlemelere kadar birçok konu yazılmayı bekliyor..
 
Ama biz yine de genele doğru bir yolculuk yaparak, önümüzdeki 7 Haziran Seçimleri ile ilgili 
 
değerlendirmelere göz atmaya çalışacağız.
 
Aslında bugün ne sabuna, ne de suya dokunmak istiyorum.
 
Hiç birine dokunmak istemiyorum.
 
Yok, memlekette sorunlar dağ gibiymiş, 
 
Yok, ‘Suriye yanan yüreğim’miş, 
 
Yok, ekonomik gidişat bozuk muş.. 
 
Yok, öteki, yok beriki diye es geçip, kırlardan bayırlardan, kuzulardan, çimenlerden söz etmeyi 
 
düşünmedim değil.
 
Hani bunları yazarsak, memleket düzlüğe mi çıkacak! 
 
Ya da bize madalya mı verecekler.
 
Hiç biri!!
 
Onun için bugün yukarıda da belirttiğim gibi –ASLA-suya sabuna dokunmayacağım.
 
Suya sabuna dokunma dedik de, aklıma Sevgili ağabeyim Ümit Uzel’in, ‘Korumasız Başkan’ adlı 
 
kitabımın önsözünde Ümit Yaşar Oğuzcan’a ait bir şiir vardı, o geldi.
 
Şöyle:
 
“Suya sabuna dokunmayıp pis mi yatalım,
 
Suya sabuna dokunup hapis mi yatalım?”
 
***
 
Buna benzer bir şiir de Celâl Vardar’dan;
 
“Suya dokunmamış
 
Sabuna dokunmamış
 
Pise bak!..”
 
... 
 
Sevgili Ümit ağabeyimin affına sığınarak, bugün de suya sabuna dokunmayıp, köşemde havadan 
 
sudan söz edeceğim.
 
Bu arada yaygın basında yazılanlardan öğrendiğime göre; ülke gündemi hepimizin bildiği gibi 7 
 
Haziran Genel Seçimlerine kilitlendi..
 
Hal böyle olunca biz de kaçınılmaz olarak; o kıyılarda şöyle bir gezinti yapmaya çalışacağız. 
 
Ama öyle beylik laflar edeceğimizi beklemeyin..
 
Dilimizin döndüğünce genel havaya göre; çeşitli anekdotlarla önümüzdeki sürece ilişkin 
 
düşüncelerimizi paylaşmaya çalışacağız..
 
***
 
Bildiğiniz gibi 7 Haziran’da Genel Seçimler var.
 
Ve bu seçimler hepimizi yakından ilgilendiriyor.
 
Oradan çıkacak sonuç; hepimizin geleceğini de şekillendirecek.
 
Neyse uzatmadan, genel havaya kısaca bir göz atalım:
 
VARSA YOKSA BAŞKANLIK.
 
VARSA YOKSA TEK ADAMLIK!
 
Yine hepimizin bildiği gibi; 
 
Çankaya Köşkü’nün pardon Beştepe’deki BİN YÜZE ELLİ odalı Sarayın müdavimi sık sık milletten 
 
400 milletvekili istiyor (gerçi bu sayıyı 335’e kadar indirdi). 
 
Daha da indirir mi bilinmez ama Sayın Erdoğan’ın 400’ün hayal olduğu gördüğü anlaşılıyor.
 
Ve gerek siyasi konjöktör, siyasi dengeler bu rakamının olabilirliliğini desteklemiyor.
 
Onun içindir ki, Sayın Erdoğan var gücüyle, eski partisine oy kanalize etmeyi; tüm tepkilere rağmen 
 
sürdürüyor, sürdüreceği de açıkça gözüküyor.
 
Tıp kı Nasreddin Hoca’nın göle maya çalması gibi “ya tutarsa” 
 
Tutar mı bilemem, şunun şurasında seçime 41 günün kaldığını biliyorum. 
 
O gün geldiğince seçmen ne yapar, tüm bu yaşananları nasıl yorumlar orasını da bilemem..
 
Yine bir bildiğim var:
 
AK Parti’nin hem iktidarını sürdürmek, hem de Erdoğan’ı Başkan yapmak için, göle maya çalarak var 
 
gücüyle çalışacağıdır ki, Sayın Davutoğlu da seçim startını 25 Nisan Cumartesi günü Erzurum’dan 
 
verdi.
 
Ve önümüzdeki süreçte de yurdun dört bir yanında yapacağı mitingler ile oyunu korumak için yoğun 
 
bir tempoda çalışmalarını sürdürecek.
 
Açık ve net olarak söyleyebiliriz ki; 
 
7 Haziran Seçimlerini aynı zamanda Sayın Davutoğlu’nun nebze rüştünü ispat etme seçimleridir.
 
Bunu biz söylemiyoruz; her şey apaçık ortada..
 
Yani görünen köy kılavuz istemiyor!
 
Bildiğiniz gibi AKP ilk kez 2002’den sonra ilk kez bir genel seçime Erdoğan genel başkanlığında 
 
gitmiyor.
 
Bu nedenle Sayın Davutoğlu, büyük bir sınavla karşı karşıya..
 
13 yıldır her girdiği seçimi kazanan partisini bir kez daha başarı ile çıkaracak.. 
 
Ya da hem partisini iktidardan uzaklaştıracak, hem de kendi koltuğunu kaybedecek..
 
Başka bir seçenek yok!
 
Tam bir bıçak sırtı durumu.!
 
Ve o koltuğun; 8 Haziran sabahından itibaren başlayacağını Sayın Davutoğlu da biliyor.
 
Bu nedenle iktidarda kalabilmek için var gücüyle seçimlere asılacak, asılmaya kalmayacak, elindeki 
 
iktidar gücünü en son noktasına kadar kullanmayı sürdürecektir.
 
Bu nasıl bir sonuç verir; onu da yine 7 Haziran Seçimleri’nde sandıktan çıkacak oylar gösterecektir. 
 
***
 
Görüldüğü gibi 7 Haziran Seçimleri, sadece ülkemiz için değil; iktidar partisi AKP ve onun 
 
genel başkanı için de bir var olma mücadelesidir..
 
Ve Seçim Takvimine göre de; partilerin aday listeleri 24 Nisan’da kesinlik kazandı ve siyasi partiler 
 
meydanlara inerek, yoğun bir seçim maratonuna başladılar.
 
Önümüzdeki süreçte; her siyasi parti özellikle CHP ve MHP iktidar olabilmek için hem tabanını 
 
korumak, hem de genelde seçimlerin sonucunu belirleyen kararsız seçmeni partisine kanalize etmek 
 
için seçime asılmak zorundalar. 
 
Seçim Beyannamesi’ni 19 Nisan’da açıklayan CHP ise, ekonomi ağırlıkla vaatleriyle iktidarın 
 
ensesinde olacağının işaretini verdi.
 
MHP ise önümüzdeki günlerde seçim bildirgesini kamuoyu ile paylaşacak.
 
Bakalım, MHP ne gibi vaatlerle seçmenin karşısına çıkacak, göreceğiz.
 
Öte yandan da ilk kez parti adına seçime katılan HDP ise yüzde 10 barajı sınavında..
 
Tek amacı; önündeki yüzde 10 barajı aşarak parlamentoya girmek, 8 Haziran’dan sonra oluşacak 
 
tabloya göre de; “anahtar parti” olma mücadelesinde…
 
Ne olur?
 
İlk kez parti olarak seçime giren HDP, önündeki yüzde 10 barajını aşabilir mi; onu da önümüzdeki 40 
 
günlük seçim çalışmasında göreceğiz.
 
***
 
Kısacası; her durumda da önümüzde süreç; çok çekişmeli ve zorlu geçeceğe benziyor.
 
Bakalım; günler ne gösterecek?
 
AKP iktidarını koruyabilecek mi?
 
39 yıl aradan sonra yeniden bir rüzgâr yakalayan CHP, ekonomi ağırlıklı seçim vaatleriyle 
 
seçmenden beklediği desteği alabilecek mi?
 
Bu ve buna benzer soruların yanıtını; önümüzdeki seçim maratonu gösterecek?
 
***
 
Görüldüğü gibi 7 Haziran Genel Seçimleri; bir seçim olmaktan öte; tüm siyasi partiler için aynı 
 
zamanda bir ‘var olma mücadelesi” gibi gözüküyor.
 
ÜSTTEN
 
SÖZ UÇAR, YAZI KALIR (5)
 
Hani derler ya; söz uçar yazı kalır!.
 
Gazete sayfaları ya da tv ekranlarından odalarımıza kadar giren konuşmalar da, öyle acıtıcı sözlere 
 
tanık oluyoruz ki; çoğunu unuttuk bile.. 
 
Kısacası yazılı olan hiçbir şey kaybolmuyor, bir gün bir yerlerden çıkıp, karşınıza dikiliyor..
 
Hele de teknolojinin baş döndürücü çağında unutturulması asla imkansız..Yani internetin o kadar çok 
 
yaygınlaştığı bir ortamda; her ne kadar uğraşsanız da, çarkı istediğiniz gibi döndüremiyor, o tür 
 
sözlerin öğrenilmesinin önüne geçemiyorsunuz.
 
Neyse uzatmadan, sosyal medyada sıkca dolaşan ve milyonlarca kullanıcının da dikkatlerinden 
 
kaçmayan o  vecizi sözler demetini vermeyi kaldığımız yerden sürdürelim.... (Kaynak:16.03.2015-
 
Yurt)
 
*VE İŞTE.. ‘İLK DEFA BİR BAŞBAKAN’ 
 
DİYE BAŞLAYAN O SÖZLERDEN BİR DEMET:
 
*İlk defa tarımsal üretimde dış ticaret açığı ortaya çıktı.
 
*İlk defa bir Başbakan çiftçilere “Gözünü toprak doyursun.” dedi.
 
* İlk defa kapkaç diye bir sektör ortaya çıktı.
 
* İlk defa zina suç olmaktan çıktı.
 
* İlk defa bir Başbakan en fazla yurt dışı gezisi yaptı.
 
* İlk defa bir Başbakan “Borç yiğidin kamçısıdır.” diyerek borçlanmayı bir başarı olarak 
 
gösterdi.
 
*İlk defa enflasyon % 10 artarken pancar fiyatları 99 kuruştan 88 kuruşa indi.
 
- İlk defa çiftçi ve emekliden vergi alınması sözü verildi.
 
*İlk defa bir Başbakan Danışmanı Amerikalılara Başbakan için “Bu adamı kullanın, onu rögara 
 
süpürmeyin.” dedi.
 
*İlk defa GSMH artarken KDV tahsilâtı yerinde saydı.
 
*İlk defa bir Başbakan TMSF katkısıyla bu kadar çok TV ve gazete yönlendirdi.
 
*İlk defa Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı misafir olarak gelen bir kralın ayağına gitti. 
 
Hem de 10 Kasım günü…
 
*İlk defa bir başbakan şehit ziyaretinde “Askerlik yan gelip yatma yeri değildir.” dedi
 
* İlk defa bir Başbakan 300 metrelik gemiye “Gemicik” dedi.
 
* İlk defa Bir Başbakan, “Gazetelerini Okumayın Televizyonlarını Açmayın.” dedi.
 
* İlk defa Bir Başbakan Atatürkçü Düşünen İnsanları Dinsizlikle Suçladı.
 
* İlk defa Bir Başbakan İçin Cumhuriyet Mitingleri Yapıldı.
 
* İlk defa Bir Halk Kendi Laikliğinden Ve Özgürlüğünden Korktu.
 
* İlk defa Ata’mı Anlıyorum.(Kaynak:16 Mart 2015-Yurt)


1368 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

VE ‘KARA PROPAGANDA’ FİLMİ YENİDEN VİZYONA MI GİRİYOR? - 15/05/2015
‘Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu Birinciliği beyaza verdiler’
SARI ÖKÜZ’Ü VERMEK YA DA VERMEMEK! - 21/04/2015
7 Haziran Genel Seçimleri için geri sayım başladı.
NE O.. AT İZİ, İT İZİNE Mİ KARIŞIYOR? - 05/04/2015
Türkiye hala, geçen hafta başında meydana gelen iki olayın şokunu atlatmış değil.
TÜNELİN ÇIKIŞINDAKİ IŞIĞI GÖREBİLMEK! - 01/03/2015
ZAMAN su gibi geçip gidiyor..
‘İDAM CEZASI’ VE YANGINA KÖRÜKLE GİTMEK! - 19/02/2015
Mersin’de 20 yaşındaki Özgecan Aslan’ın vahşi cinayete kurban gitmesi, hepimizi derinden yaraladı.
KOMŞUDA PİŞER BİZE DE DÜŞER Mİ! - 04/02/2015
Yunanistan Radikal Sol Koalisyonu’nun (SYRIZA) seçim zaferi, başta Avrupa olmak üzere tüm dünya solunda yeni bir umut ve yeni bir heyecan yarattı.
HER YENİ YIL BERABERİNDE YENİ UMUTLAR GETİRİR (Mİ)? - 30/12/2014
HANİ ESKİ YILI UĞURLARKEN, yenisine dair beklentileri yazmak adettendir ya, biz de öyle yapmaya çalışacağız.
BİZDEN DUYMUŞ OLMAYIN.. 2015 YILI ÇOK ZOR GEÇECEKMİŞ! - 22/12/2014
Genellikle yeni yıla girerken, içimiz yepyeni bir umutla dolar ve geleceğe yönelik çok güzel düşler kurmaya çalışırız.
DODURGA İLÇESİ’NDE NELER OLUYOR? - 02/12/2014
MADEN OCAKLARI ve bu ocaklarda meydana gelen kazalar; bu ülkenin kanayan yaralarından birisidir.
 Devamı