OSMANCIK GÜNDEM
İnteraktif Haber Gazetesi

Duyurular
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.432432.5624
Euro34.631634.7704
Hava Durumu
Takvim
Saat
Nihat KARALAR
SARI ÖKÜZ’Ü VERMEK YA DA VERMEMEK!
21/04/2015
7 Haziran Genel Seçimleri için geri sayım başladı. 
 
Ve 48 gün sonra geleceğimizi, yani ülkemizi 4 yıllığına yönetecek parti veya partileri seçmek için 
 
sandık başına gideceğiz.
 
İşte sorun burada başlıyor.
 
Sandığa gittiğimizde tercihimizi neye göre yapacağız?
 
Hangi siyasi parti bizi daha iyi yönetecek,?
 
Hangisi bize daha yaşanabilir Türkiye vaat ediyor?
 
Tüm bunları göz önünde bulundurarak, sağlıklı bir tercih yapma gibi bir yurttaşlık sorumluluğumuz 
 
var.
 
Buraya kadar her şey çok basit ve kolay gibi gözüküyor.. 
 
Ama şöyle bir geriye dönüp baktığımızda çoğu kez hep yanlış tercihlerle; dünümüzün yanında 
 
geleceğimize de olumsuz yönde etkileyen kararlar verdiğimiz net olarak ortadadır.
 
***
 
Umuyor ki, bu kez yine aynı yanlışları yapmayız. 
 
Geleceğimizin bir kez daha cicili-bicili vaatlerle ipotek altına alınmasına izin vermeyiz.
 
Ne zaman ülkemizin geleceği, daha doğru kendi geleceğimiz söz konusu olursa, hep aklıma o meşhur 
 
hikaye…
 
Yani o çok bilinen; meşhur Sarı Öküz hikâyesi gelir.
 
Aslında geldiğimiz noktada bizler; tıpkı o hikâyede olduğu gibi, birçok şeyi bilerek-bilmeyerek, ya da 
 
farkında olmadan hep verdik..
 
Ve sonunda vere vere sıra ‘Sarı öküze” geldi.
 
O’nu da kaybedince gerisini siz düşünün!
 
Neyse uzatmadan, yazımızı o meşhur “Sarı Öküz” hikâyesi ile noktalayalım:
 
Birçoğumuzun bildiği/duyduğu o bilinen ‘Sarı Öküz’ hikâyesi özetle şöyle:
 
***
 
Otlakların birinde bir öküz sürüsü yaşarmış. Çevredeki aslan sürüsünün de gözü 
 
öküzlerdeymiş.
 
Ancak, öküzler saldırı anında bir araya geldiği zaman, aslanların yapacak bir şeyi kalmazmış. Bu 
 
yüzden küçük hayvanlarla beslenmek zorunda kalan aslanlar, iyi beslenememeye başlayınca bir çare 
 
düşünmüşler. Topal aslan yanına bir iki aslanı da alarak, beyaz bayrak çekmiş ve öküz sürüsüne 
 
yanaşmış.
 
"SUÇ HEP O SARI ÖKÜZ''DE..."
 
 Öküzlerin lideri Boz Öküz ve yanındakilere tatlı dille konuşmaya başlamış:
 
"Saygıdeğer öküz efendiler. Bugün buraya sizden özür dilemeye geldik. Biliyorum bugüne kadar 
 
sizlere zarar verdik. Ama inanın ki, bunların hiçbirini isteyerek yapmadık. Bütün suç hep o Sarı 
 
Öküz''de. Onun rengi sizinkilerden farklı ve bizim de gözümüzü kamaştırıyor, aklımızı başımızdan 
 
alıyor. Biz de barışseverliğimizi unutuyor ve saldırganlaşıyoruz. Sizle bir sorunumuz yok. Verin onu 
 
bize, siz kurtulun, yine barış içinde yaşayalım."
 
 Boz Öküz ve heyeti bu sözler üzerine aralarında tartışmış ve teklifi haklı bularak, Sarı Öküz''ü 
 
vermişler aslanlara. Bir tek Benekli Öküz karşı çıkmış ama kimseye derdini anlatamamış.
 
 "AFERİN SİZİ KUTLARIZ!"
 
 Bir süre sonra aslanlar yine aynı yöntemle gelip, bu kez Uzun Kuyruk''u istemişler:
 
"Gördünüz mü ne kadar barışseveriz. Sizi de kararınızdan dolayı kutlarız. Ancak, şu sizin Uzun 
 
Kuyruk var ya, kuyruğunu salladıkça nereden baksak görünüyor ve aklımızı başımızdan alıyor. Size 
 
saldırmamak için kendimizi zor tutuyoruz. Oysa sizler normal kuyruklusunuz. Verin onu bize, bu 
 
konuyu kapatıp, barış içinde yaşamaya devam edelim."
 
 Boz Öküz ve heyeti, Uzun Kuyruk''u teslim etmiş, yine Benekli Öküz karşı çıkmış. Uzun Kuyruk, 
 
aslanların pençesi altında can vermiş.
 
 "NEREDE KAYBETTİK BİZ BU SAVAŞI?"
 
 Bu olay sürekli tekrarlanmış, her seferinde farklı bahanelerle. Sonunda öküzler zayıflamış, aslanlar 
 
küstahlaşmış. Artık, hiçbir bahane ileri sürmeden, doğrudan müdahale ederek, "Verin bize şunu, yoksa 
 
karışmayız" demeye başlamışlar.
 
Birer birer aslanların pençesinde can verirken, Boz Öküz ve birkaç öküz kalmış geride. İçlerinden biri 
 
liderlerine, "Ne oldu bize, nerede kaybettik biz bu savaşı? Oysa vaktiyle ne kadar güçlüydük" diye 
 
sormuş.
 
Boz Öküz, Benekli Öküz''ün sözlerini hatırlayarak, gözleri nemli "Biz" demiş, "Sarı Öküz''ü 
 
verdiğimiz gün kaybettik bu savaşı.."
 
 ***
 
İşte, çoğumuzun bildiği; “Sarı Öküz” hikayesi aynen böyle..
 
Hikâyeyi kim nasıl yorumlar, kim ne gibi mesajlar çıkarır bilemem, ama söylenecek tek şey; hikâyeyi 
 
doğru okumak ve yorumlamak gerekiyor diye düşünüyorum.
 
Aslında savaşı; hikâyenin sonunda da vurgulandığı gibi; "Sarı Öküz''ü verdiğimiz gün kaybettik!” 
 
dersek, sanırım abartmış olmayız..
 
Ne dersiniz, haksız mıyız?


1298 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

VE ‘KARA PROPAGANDA’ FİLMİ YENİDEN VİZYONA MI GİRİYOR? - 15/05/2015
‘Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu Birinciliği beyaza verdiler’
VE DANANIN KUYRUĞUNUN KOPMASINA 41 GÜN KALDI! - 28/04/2015
GÜNÜN SÖZÜ: KULAKLARA KÜPE!
NE O.. AT İZİ, İT İZİNE Mİ KARIŞIYOR? - 05/04/2015
Türkiye hala, geçen hafta başında meydana gelen iki olayın şokunu atlatmış değil.
TÜNELİN ÇIKIŞINDAKİ IŞIĞI GÖREBİLMEK! - 01/03/2015
ZAMAN su gibi geçip gidiyor..
‘İDAM CEZASI’ VE YANGINA KÖRÜKLE GİTMEK! - 19/02/2015
Mersin’de 20 yaşındaki Özgecan Aslan’ın vahşi cinayete kurban gitmesi, hepimizi derinden yaraladı.
KOMŞUDA PİŞER BİZE DE DÜŞER Mİ! - 04/02/2015
Yunanistan Radikal Sol Koalisyonu’nun (SYRIZA) seçim zaferi, başta Avrupa olmak üzere tüm dünya solunda yeni bir umut ve yeni bir heyecan yarattı.
HER YENİ YIL BERABERİNDE YENİ UMUTLAR GETİRİR (Mİ)? - 30/12/2014
HANİ ESKİ YILI UĞURLARKEN, yenisine dair beklentileri yazmak adettendir ya, biz de öyle yapmaya çalışacağız.
BİZDEN DUYMUŞ OLMAYIN.. 2015 YILI ÇOK ZOR GEÇECEKMİŞ! - 22/12/2014
Genellikle yeni yıla girerken, içimiz yepyeni bir umutla dolar ve geleceğe yönelik çok güzel düşler kurmaya çalışırız.
DODURGA İLÇESİ’NDE NELER OLUYOR? - 02/12/2014
MADEN OCAKLARI ve bu ocaklarda meydana gelen kazalar; bu ülkenin kanayan yaralarından birisidir.
 Devamı