OSMANCIK GÜNDEM
İnteraktif Haber


Duyurular
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.222232.3513
Euro35.110935.2516
Hava Durumu
Takvim
Saat
Mehmet GÖKEL
GERÇEK GÜNDEM
TUTUM, YATIRIM, YERLİ MALI HAFTASI
13/01/2013
 

Sevgili okuyucular, Atatürk'ün emri ile 1929 yılında çıkartılan bir yasa ile yerli malı kullanılması teşvik edilmiştir. Atatürk bunu laf olsun diye yapmamıştır.

Osmanlı Devletinin bir subayı olan Mustafa Kemal Osmanlının parçalanmaya doğru gittiğini ve bunun nedenlerini gözlemleyip tespit etmiştir. Biz sadece çöküşün ekonomik nedenlerini ele alalım.

Osmanlıyı ekonomik yönden çökerten en büyük etken KAPİTÜLASYONLARDIR.

Nedir Kapitülasyon; yabancı ülke mallarının koşulsuz olarak Osmanlı ülkesinde satılması dolayısıyla yerli ürünlerimizin değerinin düşmesi, değeri olmadığı için malın ülkemizde üretilmemesi ve tüm ürünler dışardan alındığı için dışa bağımlı olmak, hazinenin mal bedelini döviz veya altın olarak ödemesiyle devletin kasasının boşalması dolayısıyla devlet ve halkın yoksullaşmasıdır.

Ayrıca Osmanlı'nın yoksullaşmasıyla Ermeni ve Yahudi bankerlerin eline düşerek yüksek faizlerle Osmanlı Devletini borçlandırarak çöküşe neden olmuşlardır.

 

Ünlü yazarımız Doğan Avcıoğlu " Yeni Dünya Düzeni" adlı kitabında bu konuyu şöyle anlatıyor. Ermeni ve Yahudi bankerler anılarında şöyle diyor. "Osmanlı Devletine borç para vermek için sadrazamlara (şimdiki başbakan) rüşvet verirdik. ikna edemezsek onları boğdurtarak borç para vermeye devam ederdik." Yani rüşvet yemeyen paşaları da öldürtüyorlarmış.

 

 

Osmanlıyı o kadar sömürmüşler ki artık maliyesine bile el koymuşlar vergiyi kendileri topluyor, alacaklarını tahsil edip kalanı Osmanlıya veriyorlardı.Limanlar, demiryolları, fabrikalar, tütün ekimi satımı, yani Osmanlının elinde ne varsa hepsi yabancıların eline geçmişti. Tıpkı şuandaki gibi.

 

 

Atatürk kurtuluş savaşından sonra Osmanlının nasıl çökertildiğini bildiği için bütün işletmeleri kamulaştırdı. Yabancı işletmelerin hepsini kovdu. Türk parasının ve yerli malının yani Türkiye de üretilen ürünlerin değerinin korunması için yerli malı kullanılması ile ilgili kanunu çıkarttırmıştır.

 

 

Bugün aradan 80 yıl geçmiş kapitülasyonlar fazlasıyla yeniden hortlamıştır. Örneğin; biz fındık üretiminde dünyada birinci sırada olmamıza rağmen Amerika'dan fındık alıyoruz ve fındık tarlalarının sökülmesi için IMF'den teşvik bile alıyoruz.

 

Çin'den sarımsak derken ülkemiz yabancıların pazarı haline gelmiştir. Yerli ürünlerimizde para etmez olmuştur.

 

 

IMF, Dünya Bankası, yabancı bankalar gibi kuruluşlar  Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne para satarak gırtlağımıza kadar bizi borçlandırmışlardır.

Okullarımızda yerli malı kullanmanın önemi anlatılmaz olmuştur. İnsanlarımıza özellikle gençliğimize marka düşkünü ve şöhret meraklısı olup para gelsin de nerden gelirse gelsin mantığı yerleştirilmiştir.

 

En sıcak haber olarak Türkiye son iki yıl içinde Fransa'dan eski parayla 500 trilyonluk hayvan ve et ithalatı yaptı. Türkiye'de geçen yıl bir inek 3000-4000 TL iken bugün 1000 TL'ye düşmüştür.

 

Et ithalatı anlaşması yapan sayın Tarım Bakanımıza Fransa Parlamentosu ŞOVALYE unvanı vermiştir. İthalatçı firma köşe olurken Türk çiftçisi bankalara borçlanıp iflas etmiştir.

 

Osmancık'ta yaşayan ve besicilikle uğraşan Emrullah Derici adlı vatandaşımızla sohbet ettik. Diyor ki; Geçen yıl Ziraat Bankasından 60 bin lira besi  için kredi kullandım. Kendi sermayemle birlikte 2000-2500 TL arasında 60 adet dana aldım.

 

Bu hayvanlara bir yıl içinde 75 Bin TL'lik veresiye yem alıp yedirdim. Aradan 1 yıl geçti hayvanlardan fiyatların düşmesi sebebi ile 60 Bin TL zarar ettim.

 

Banka borcumda ertelenmemiş. Şimdi Sayın Bakanımıza soruyorum. Benim bu zararımı kim ödeyecek?İntiharımı kim önleyecek? Bana kim şifa olacak?

 

 

Çiftçinin çektiği bu kadar çileden sonra Tarım Bakanımız, Atatürk'ün 1929'da çıkarttığı yasayı umarım hatırlar. Tarımsal ürünlerin ithalatını yasaklar. Ülkemizdeki üreticinin yüzü güler.

 

 

Sevgili okuyucular eminim ki  sizlerde bu yazıdan sonra hepiniz ürün alırken yerli malı olmasına dikkat edersiniz. Paramızın değerini korursunuz.

 

 

Atatürk diyor ki; "Askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferlerle taçlandırılmadıkça payidar olamazlar." 


2875 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

KARA ELMASIN TARİHÇESİ - 03/06/2014
Kömür denilince aklıma ilk gelen şey “Vadim o kadar yeşildi ki “ ve “Carminal” adlı iki tane film gelir ve tabiî ki ekonomik devrimin ve sömürünün merkezi İngiltere aklıma gelir.
ÜLKEMDEN ANEKDOTLAR - 13/02/2014
Geçtiğimiz hafta Çevre ve Şehircilik Bakanı Yardımcısı Muhammed Balta verdiği bir konferansta "Onuncu yıl marşı ile 50 yıldır nutuk atanlar demir ağlarla memleketi ördük diye millete yalan sattılar.
TUZ KOKMUŞ - 27/12/2013
Elinizdeki balığın kokmaması için, balığı tuzlarsınız balık bozulmaz.
ZAM, ZULÜM İŞKENCE - 11/12/2013
Sevgili okuyucular,bu haftaki başlığı arşivlerden edindim.
DOĞRU KARAR - 17/08/2013
Sevgili okuyucular epeydir yazmadım çünkü yazıyorum kitleleri ikna edemiyorum.
İSLAM İŞBİRLİĞİ ZİRVESİ VE ÇOCUK GELİNLER - 15/04/2013
Değerli okuyucular, başlığı okuyunca ne alakası var diyebilirsiniz. Ama alakası var işte!